Tedarikçi Yönetiminin Dijital Ortama Taşınması Şirketlere Neler Kazandırıyor?

Dijital dönüşümle birlikte iş dünyasındaki geleneksel çalışma biçimlerinin hızla dönüştüğüne şahit oluyoruz. Geçtiğimiz yıl hayatımıza giren COVID-19 pandemisi de bu anlamda bir hızlandırıcı görevi gördü. Zira halihazırda müşteri taleplerinin pazara yön verdiği dijital çağda, zorunlu izolasyon durumundaki tüketicilerin ihtiyaçları oyunun kurallarını yeniden yazdı. Bu noktada en büyük sınavlardan birini de tedarik zincirine temelden bağlı çalışan işletmeler verdi.

2017 yılında McKinsey’nin yaptığı bir ankete göre ortalama bir tedarik zinciri, incelenen beş iş alanından en düşüğü olan %43’lük bir dijitalleşme oranına sahipti. Ayrıca ankete katılan yöneticilerin sadece %2’si tedarik zincirinin dijital stratejilerinin odak noktası olduğunu belirtmişti.

Ancak artık müşteriler, daha iyisine en hızlı şekilde ulaşmak istiyor. Dolayısıyla halihazırda tedarikçi yönetiminde dijitalin egemen olduğu bir geleceğe doğru ilerlerken, esas kırılma noktasına düşündüğümüzden çok daha yakınız.

Peki tedarikçi yönetiminin dijital dönüşümü ne durumda? Bugün geldiğimiz noktada işletmelerin tedarik zinciri yönetimini dijital ortama taşıması ne gibi avantajlar vadediyor?

Tedarik Zinciri 4.0

Halihazırda birçok şirket, satın alma sürecini otomatikleştirmenin ve pazara sunma sürelerini hızlandırmanın yollarını arıyor. Endüstri 4.0 vizyonuyla birlikte de işletmeler, yeni nesil tedarik zinciri yönetiminde yeni teknolojilere uyum sağlama ihtiyacının yanı sıra operasyonel etkinliğini bir sonraki seviyeye çıkarma ve yeni iş modellerinden yararlanma fırsatına da artık sahip.

Bu fırsat, hayatımıza yeni bir kavram olarak da girmiş durumda: Tedarik Zinciri 4.0

Tedarik Zinciri 4.0 veya diğer adıyla Nesnelerin İnterneti uygulaması (IoT), tedarik zinciri yönetiminde yapay zeka ve gelişmiş robotik kullanımının yanı sıra büyük veri analitiğinin uygulanması anlamına geliyor. Pratik anlamda da iş süreçlerinde gerçek zamanlı sensörlerin kullanılması, her yerde ağlar oluşturulması, tam otomasyon ve performans yönetimi ile müşteri memnuniyetini iyileştirmek için her verinin anlamlı bir şekilde analiz edilmesi olarak tanımlanıyor.

Halihazırda iş süreçlerini dijitalleştirme yolculuğuna başlamış olan şirketler de pandemiyle birlikte dijital dönüşüm planlamalarına hız vermeye başladılar. İmalat şirketleri de akıllı üretimle başlayan ve yeni iş modelleri oluşturmaya kadar gidebilen değer zincirini dönüştürmek için Tedarik Zinciri 4.0’a göz kırpıyor.

Zira tamamen dijital bir ortama geçmek, sadece bir şirketin pazara çıkış süresini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda maliyet düşürme faaliyetlerini iyileştirir ve müşteri memnuniyetini de artırır. Dijital uygulamaları operasyonel değişikliklerle birleştirmek ise, önemli performans iyileştirmeleri sağlamaya yardımcı olur.

Dijital tedarik zinciri, işletmelerin değer zincirlerini ve finansal performanslarını optimize etmeleri için en üst seviye olarak karşımıza çıkıyor. Bunun en büyük sebeplerinden biri de tüketici davranışları hızla değişirken tedarik zincirinin esnek, çevik ve şeffaf olması ihtiyacının kritik bir hal alması.

Bu noktada dijital tedarik zincirini benimsemenin işletmelere sunacağı avantajlara bir göz atalım.

Tedarik Zinciri Yönetimini Dijitalleştirmenin Avantajları

Tedarik zinciri; pazarlama, ürün geliştirme, üretim ve dağıtım yoluyla müşterinin eline geçen, bir dizi adımı kapsıyor. Bu sistemin dijital ortama taşınması ise bu adımlar arasındaki duvarları yıkarak ilgili tüm oyuncular için şeffaf ve entegre bir ekosistem sunuyor.

Endüstri 4.0’ın yükselişiyle ilgili yakın tarihli bir PwC araştırmasına göre de 2.000’den fazla katılımcının üçte biri, şirketlerinin tedarik zincirlerini dijitalleştirmeye başladığını söylüyor ve %72’si bunu beş yıl sonra yapmayı planlıyor.

Tedarik zincirinde dijitalleşmenin işletmenize sunacağı avantajları ise şu şekilde sıralayabiliriz:

Otomasyon

Akıllı otomasyon teknolojisi, tedarik zinciri profesyonellerinin çalışmalarını düzenleyerek daha değerli görevlere odaklanmalarını sağlayabilir. Dijital çözümler de, gerçek zamanlı bilgileri otomatik olarak işlemek için yapılandırarak manuel veri toplama, temizleme ve girme çabasını ortadan kaldırır.

Talep Üzerine Kaynak Sağlama

Hammadde ve parça tedarikçilerinin verimli entegrasyonu ve yönetimi, dijital tedarik zinciri ekosisteminde kritik yapı taşlarından biri.

Zira dijitalleşmeyle birlikte şirketler tedarikçilerle daha yakın bağlantı kurmak, planlama sürecine yardımcı olmak, tedarikçi riskini etkin bir şekilde yönetmek ve işbirliğini artırmak için çeşitli büyük veri araçlarını ve tekniklerini kullanabilir. Bunun sonucunda da tedarik zinciri boyunca talep üzerine kaynak sağlayarak daha düşük maliyetler ve daha hızlı teslimata ulaşabilir.

Akıllı Kararlar

Dijital tedarik zincirinin iş hedefi, doğru ürünü müşteriye mümkün olan en kısa sürede teslim ederken otomasyon yoluyla verimliliği artırıp ve maliyetleri düşürmektir. Ancak tedarik zinciri tamamen entegre olmadıkça ve bulut tabanlı komuta merkezi aracılığıyla yönetilmedikçe bu hedefe ulaşılamaz. Dijital tedarik zinciri de tam bu noktada devreye giriyor.

Şirketler, halihazırda mallarının nerede olduğu, belirli kalemlere yönelik talebin nereden geldiği gibi tedarik zincirlerinin mevcut durumunun çoğunu açıklayacak araçlara sahipler. Ancak dijitalleşme sayesinde depolama ve lojistik ihtiyaçları, hammadde gereksinimleri, üretim talebi gibi pazardan gelen daha karmaşık sinyaller sayesinde zincir boyunca talebin daha iyi tahmin edilmesi ve buna göre daha akıllı kararlar alınması mümkün olacaktır.

Tedarik Zinciri Görünürlüğü

Herhangi bir tedarik zinciri için başarının anahtarı, doğru bilgi alışverişidir. Geleneksel tedarik zinciriyse doğru ve zamanında bilgi eksikliğinden kaynaklanan sürtüşmelerle doludur. Talepteki ani değişimler, hammadde eksikliği ve dış koşullar, en iyi hazırlanmış tedarik zinciri planlarını bile alt üst edebilir ve ulaşım ağının görünürlüğünü azaltabilir.

Ancak dijital tedarik zinciri, tedarik ağına görünürlük kazandırabilir. Sürekli güncellenen ve güvenilir ulaşım bilgileri de tedarik zinciri yöneticilerine daha fazla kontrol ve şeffaflık sağlayarak müşteri memnuniyetini önemli ölçüde artırabilir.

Çevik Bir Tedarik Zinciri İçin Dijitalleşme Şart

Tedarik zincirleri, halihazırda oldukça karmaşık yapılara sahip. Ancak bu durum, dijital dönüşüm sayesinde yakın gelecekte kökten değişecek. Tedarik zincirinde dijitalleşmeye öncelik veren şirketler ise, Endüstri 4.0 yarışında bir adım öne geçerek geleceğe yön verenler arasındaki yerini alacak.

Bu yazıda, Endüstri 4.0’a yön veren SAP Türkiye’nin Gold partneri olarak tedarik zincirindeki dijitalleşmenin nabzını tuttuk. Siz de tedarikçi yönetiminizi dijital ortama taşımak ve SAP’nin küresel Supply Chain Management (SCM) yazılımıyla tanışarak çevik bir tedarik zincirine sahip olmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.